Duygusal Yoksunluk Şeması Nedir?

Duygusal ihtiyaçların diğer insanlar tarafından karşılanmadığı veya başkalarına duygusal olarak bağlanma sorunu yaşamakla kendini gösterebilir. Duygusal yoksunluk şeması, çocuklukta karşılanmayan sevgi, ilgi ve şefkat yoksunluğu ile gelişmektedir. Bu bireyler yetişkinlik çağında da kendi duygusal ihtiyaçlarının karşılanmadığı ilişkilere çekilebilir. Duygusal ihtiyaçları karşılansa bile duygusal eksiklik hissedebilirler.
Duygusal yoksunluk şeması, duygusal ihtiyaçların kimse tarafından karşılanmayacağına dair inanç oluşturur. Birey, sevgi, ilgi, şefkat, dinlenme, dikkat gösterilme, sıcaklık ve arkadaşlık gibi ihtiyaçlarının geçmişte olduğu gibi bugün de de karşılanmadığını hisseder. Ebeveynler kendi sorunları ile ilgilenmekten çocuklukta sizin ihtiyaçlarınızı görememiş olabilirler. Bu ihtiyaçları karşılanmamış çocuk halimiz yetişkinlikte bu hissi onarmaya çalışırken duygusal yoksunluk yaratacak kişiler seçmemize neden olabilir.
Duygusal Yoksunluk Şemasının Belirtileri
Bireylerin duygusal açıdan bağ kurduğu insanlarla etkileşimlerinde kendilerini yalnız ve yoksun hissetmesi en başlıca belirtisidir. Duygusal yoksunluk şeması; terk duygusu, ihmal edilmişlik, yalnızlık ve çoğunluğun içinde bile tek başınalık hisleri eşlik edebilmektedir. Değersizlik ve eksiklik duyguları da duygusal yoksunluk şeması belirtilerindedir. İnsanların kendi duygusal ihtiyaçlarını karşılayamayacağına veya karşılamayı tercih etmeyeceklerine dair bir inanç barındırır.

Fiziksel ve Duygusal Belirtiler
Duygusal yoksunluk fizyolojik olarak da kendisini gösterir. Duygusal açıdan boşluk ve yoksunluk duygularını barındırır. Bu duygular da bireylerin vücutlarında fiziksel bir zorlantı ve enerjilerinde azalma hissettirebilir. Baş ağrısı, mide sorunları, halsizlik, uyku sorunları ve kas ağrıları görülebilmektedir. Bireylerin duygusal olarak beslenememe halleri ruhsal olarak tükenmişlikleri fiziksel semptomlarla kendilerini gösterebilir. Ait ve bağ içinde hissetmeyen kişiler fizyolojik açıdan tükenmişlik hissederler.
Davranışsal Belirtiler
Duygusal yoksunluk, davranışsal belirtileri vardır. Bu belirtiler aşırı bağlılık yaşamak, onay aramak ve bağımsız olmaktan korkmak gibi belirtilerdir. Duygusal destek almanın yolu çok fazla kendilerini feda etmek olduğuna inanmaları onların fazla fedakâr olmalarına neden olabilir. Bazı bireyler duygusal yoksunluklarını gidermek için fazlaca bağımlı, yapışık, iç-içe veya kendini feda etmek gibi davranışları sergileyebilirler. Duygusal yoksunluk şemasına bu nedenle bağımlılık, iç-içelik şeması, kendini feda şeması, boyun eğicilik ve onay arayıcılık şemaları eşlik etmektedir.
Duygusal yoksunluk şemasını deneyimleyen bireyler destek görmek için çok fazla çaba sarf edebilirler. Bu çaba bağ kurmaktan öte bağımlılık içerebilir. Bazı bireylerde bu durumun tersine kaçınma ile yalnızlık ve mesafeyi tercih etmeyi içerebilir. İlişkilerde aşırı derece de bağımlı, yapışık ve tutunma eğilimi gösterirken bir diğer taraftan tamamen ilişkiyi sonlandırmaya hazır gözükerek durumu aşırı telafi etme yöntemiyle baş etmeye çalışabilirler. Bazı durumlarda aşırı yemek yemek, aşırı alışveriş, alkol madde kullanımı veya cinsel ilişki bağımlılıkları gibi duygusal yoksunluğun gizil görünüm halleri vardır. Bu görünüm halleri şema terapi ile çalışmayı gerektiren davranışsal belirtilerdir.
Duygusal Yoksunluk Şeması Nasıl Oluşur?
Başkalarının sizi anlamaması, duygularınızı paylaşmakta zorluk çekmeniz ve empati görmekten zorlandığınız bir durumdur. Birey destek, rehberlik ve korunma eksikliğiyle büyütülmüş olabilirler. Bu şemanın temelinde, kişinin duygusal yakınlık ihtiyacının geçmişte yeterince karşılanmaması gibi olumsuz deneyimler yer almaktadır. Bencil, soğuk veya duygularını hissettiremeyen içe dönük ebeveynler ile büyümüş olabilirler.
Ebeveynleriniz çok sık tayin, atama, sağlık sorunlarıyla uğraşıyor. Kendi ebeveynlerine bakmaktan veya küçük kardeşiniz olması nedeniyle sizinle ilgilenemediğinde, kültürel ve dini olarak sevilme konusunda zorluk yaşıyorsa duygusal yoksunluk şeması sizde oluşmuş olabilir.
Korunma Eksikliği: Çocuklukta rehberlik edilme, korunma ve destek çıkılmaya ihtiyaç duyarız. Bu destekten ve korunmadan mahrum kalmak duygusal açıdan yalnızlık duygusunu tetikleyerek duygusal yoksunluk şemasını oluşturabilir.
Empati Eksikliği: Duygusal açıdan anlaşılmaya, zorluk yaşadığımızda şefkat ve empati gösterilmeye ihtiyaç duyarız. Anlaşılmamış olmak empati eksikliğinin en genel görünümüdür.
Bakım Eksikliği: Fiziksel ihtiyaçlarımızın yeterince karşılanması, sıcak bir temas ve sevgi gösterilmesi bakım aldığımızı hissettiren unsurlardır.
Örnek 1: Partnerinin duygusal açıdan soğuk mesafeli veya yakınlık göstermeyen biri olabilir. O kişiden sevgi ve ilgi görmediği halde sevgi kırıntısı için bekleyebilir. Duygusal karşılık almadığında da derin bir eksiklik hisseder, kendisini yalnız hissedebilirler.
Örnek 2: Duygusal Yoksunluk Şeması olan bireyler ilişkilerinde tatminsizlik ve yalnızlık hissederken bu ihtiyacın karşılanabileceğine dair inançları düşük olur.Bu inançla birlikte kendilerini ilişkide ifade etmeyerek ilişkinin yoksunluğu içerisinde kalırlar.
Örnek 3: Çocukluğunda gerekli duygusal desteği alamamış kişiler, yetişkinlik dünyasında partnerlerinin gerekli ilgi, alaka ve bakımı vermesine rağmen bir boşluk hissi ve yalnızlık hissi hissettiklerini belirtebilirler. Ne olursa olsun ilişkilerinde yeterince iyi destek gördüklerini hissedemeyebilirler. Bu kişiler partnerleriyle ilgili negatif bir ifade veya kanıt sunamazlar ama duygusal yoksunluk hissettiklerini tariflerler.
Narsist Partnerler Seçmek ve Duygusal Yoksunluk Şeması?
Narsistik eşlere veya partnerlere çekilmek duygusal yoksunluk şeması olan kişilerin sıklıkla karşılaştığı ilişki paternlerinden biridir. Narsist kişilik bozukluğuna sahip partnerler ve eşler önce sevgi bombardımanı göstererek sizi kendisine çeker. Duygusal açıdan yoksunluk yaşayan bireyler bu ilgi ve alakaya karşı koyamaz narsist bireylerin ağına daha kolay düşebilirler.
Narsist bireyler aşırı ilgi alaka ve hediyelerle sizin duygusal yoksunluğunuza yara olabilecek biri gibi gözükürler. İlişki şansını elde ettikten sonra duygusal yoksunluğunuzun temeli olan kişiye dönüşerek duygusal yoksunluğunuzu daha fazla arttırırlar.
Çocukluğunuzda zedelenmiş duygusal açıdan yoksun kalmış içinizdeki çocuk bugün yetişkinlik dünyasında şemasını devam ettirebilecek. Şema kimyası denilen bir durumla narsist partnerlere çekilerek duygusal yoksunluğunu beslemeye devam eder.
Bu tanıdık duygular aşırı yakınlık hissettirebilir. Bu döngüden çıkmak için şema terapi almak bu konuda narsist partnerden korunmanıza yardımcı olmaktadır.
Partnerimin Narsist Olduğunu Nasıl Anlarım?
Partnerinizin duygusal açıdan yoksun bırakıcı ve ruhsal olarak istismar edici yanları olabilir. Sizi dinlemeyen, sadece kendisi konuşan, dokunma, temas etme ve görüşme konusunda sadece kendisi istediğinde temas kuruyor olabilirler. Soğuk ve uzaksa, duygularınıza empati göstermiyorsa ve size uzak davranıyorsa duygusal açıdan yoksun bırakıcı bir partnerle birlikte oluyor olabilirsiniz. Duygusal açıdan yoksun bırakıcı eşiniz veya partneriniz varsa narsistik eğilimleri olup olmadığını değerlendirmeniz ruh sağlığını korumak için önemli bir adımdır.
Narsistik eş ve partner seçimi olan kişiler bir süre sonra kendi duygusal ihtiyaçlarını unutur. Karşısındakinin ihtiyaçlarını karşılamaya çalışırken benliklerini yitirir ve daha fazla duygusal açıdan yoksunluk deneyimlerler. Kırılgan yönlerimizi göstermek yerine kırılgan yanlarımızı zayıflık olarak hissettirebilirler. Bu kapatma hali sizi öfkeli kılabilir narsist bir partner bu öfke nedeniyle sizin suçlu olduğunu ve sorunlu olanın siz olduğu damgasını size yapıştırabilir.
Kırılgan yanlarınızın şefkatle sarılması gereken değerli bir yanımız olduğunu unutmamalıyız!

Duygusal Açıdan Mahrum Bırakan Partnerler Seçmek?
Daha ilgi çekici, soğuk, uzak ve mesafeli eş ve sevgili seçimi duygusal yoksunluk şemanızı besler. Bu durum çocukluğunuzdan tanıdık olması nedeniyle çekim duymanıza neden olabilir. Elde edilmesi güç duran kişileri iyileştirme umuduyla yola çıkmak duygusal açıdan yoksun kalmanızla sonuçlanır.
Evli, yeni ayrılmış, tutarsız veya varlığı yokluğu muamma gizemli partnerler seçmek gibi duygusal açıdan mahrum bırakıcı partner seçimi yaptığınızı ve duygusal yoksunluk şemanızın olduğunu gösterebilir.
Bugün size iyi niyetli, şefkatli, sağlıklı ve bakım veren partnerler ilgi çekici gelmiyor, onlara karşı duygu hissedemiyor iseniz duygusal yoksunluk şemanız duygusal ihtiyaçlarınızı karşılamanıza engel oluşturmaya başlamış demektir.
Terapi sürecinizde psikoloğunuz farklı davranış kalıpları geliştirmeniz için yeni ilişki paternleri geliştirmenizi sağlayarak yeni davranış kalıplarını size öğreterek duygusal yoksunluk şemanızın sağaltımına yardımcı olur. Kendi duygusal yoksunluk şemanızı çocuklarınıza aktarmamanızın tek yolu duygusal yoksunluk şemanızı aşmanızdır.
Duygusal Yoksunluk Depresyon ya da Anksiyete ile İlişkili midir?
Duygusal yoksunluk şemasına sıklıkla depresyon ve kaygı eşlik eder. Duygusal açıdan yalnız hissetmek depresif semptomları ve kaygıyı tetikleyebilir. Bireyin yalnızlık, terk edilmişlik ve umutsuzluk duyguları depresyonun kapısını açmaktadır. Duygusal yoksunluğa eşlik eden bu kaygı ve depresif semptomlar bireyin ruh sağlığını daha fazla tehdit eder hale gelir.
Duygusal yoksunluk şemasının azalmasıyla depresyon ve kaygı azalabilir. Bireyler kendilerini dış dünyaya daha fazla entegre hissederler. Duygusal yoksunluk şemasına sahip bireyler kaygılı olmalarının nedeni terk edilmişlik, kaybolmuşluk ve boşluk duygularını çok sık deneyimlemeleridir. Duygusal yoksunluk şeması nedeniyle anlamlı ilişkiler kuramamaktan ve kaybetmek korkusu yaşarlar. Bu durum kaygıyı arttıran nedenlerden olabilmektedir.
Yalnızlık Hissi Neden Olur?
Yalnızlık hissi, duygusal yoksunluk şemasının duygularla deneyimlenebilir halidir. Duygusal yoksunluk şeması yalnızlık hissine neden olabilir. Yalnızlık hissi insanların etrafında birçok kişi varken de deneyimlenebilir.
Yalnızlık hissi çocukluğunuzda ebeveyninizin sizinle yeterince ilgilenmemesi, duygusal ihtiyaçlarınızı fark etmemesi gibi durumlarda gelişebilir. Çocukluğunda yalnızlık hissini derinden deneyimleyen çocuklar yetişkinlik dünyasında da bu tanıdık duyguyu çok fazla hissederler.
Çocuklukta deneyimlenen yalnızlık hissi, bir aile üyesinin çocukluktaki sizin o gün ki ihtiyaçlarını fark etmemesi, umursamaması veya görmezden gelmesi ile gelişebilir. Bazı durumlarda akranlar tarafından dışlanmak ve öğretmenler tarafından görülmeyen bir çocuk olmakla gelişebilir.
Yalnızlık duygusunun çok yoğun olduğu bireyler duygusal yoksunluk şemasına sahipse aşırı ilgi ve alaka isteyebilirler. Alınan sevgi ve ilgi hiçbir zaman yeterli gelmeyebilir.

Boşluk Duygusu Nedir?
Boşluk hissi, yaşamdan kopuk olduğumuzu düşündüren bir duygudur. Kendini hissedememe, boşluk ve sıkılmışlık gibi duygular eşlik etmektedir. Kendi kararlarımızı almakta ve ihtiyaçlarımıza isteklerimize yabancı olmakla ilişkilidir. Ne izlediğimizi ne yaptığımızı veya nerede olduğumuzu farkındalıkla bilemediğimiz kopuk bir deneyimdir. Boşluk duygusu olan kişiler kişiliğini hissetmekte zorlanır. Benliğine ve kişiliğine yabancıdırlar. Çoğu konuda sınırları ve kendilerine özgü tercihleri olamayabilir.
Örnek; Boşluk duygusunda olan kişiler zorlu bir yaşam olayı yaşadığında o olaya hızla yabancılaşabilir. Bir gün sonra geçmiş gitmiş bir olay gibi bakarak deneyimden kopabilirler. Bu durum bireylerin kendi ihtiyaçlarına yabancılaşmasını neden olabilir.
Boşluk Hissi Neden Olur?
Duygusal yoksunluk şemasının duyularla deneyimlenebilir halidir. Yeterli duygusal destek ve değer alamamak, yetişkinlikte kendinizin duygusal olarak eksik ve boş hissettirebilir. Duygusal yoksunluk şeması bireylerin boşluk hissine neden olabilir.
Yetişkinlikte diğer insanlarla duygusal bağ kurma ve ihtiyaçlarını karşılamada zorluk yaşamasına neden olabilir. Boşluk hissi, geçmişte duygusal deneyimlerden uzak ve duygusal açıdan yalnız büyümekle ilişkili olabilir.
Boşluk ve yalnızlık hisleri duygusal yoksunluk şemasının oluşturduğu hisler olabilmektedir.
Yalnızlık ve Boşluk Hissi ile Nasıl Başa Çıkılır?
Yalnızlık duygusu, kendi iç dünyanızı keşfetmek, hobiler edinmek, yeni şeyler öğrenmek ve kişisel gelişime odaklanmak faydalı olabilir. Anlamlı bağlar kurmak duygusal yoksunluk şemasının ve yalnızlık hissinin azalması için önemlidir.
Aile üyeleri, arkadaşlar ile vakit geçirmek, yüz yüze şayet mümkün değilse sanal ortamda iletişim kurmak iyi gelebilmektedir. Yeni insanlarla tanışmak, gönüllü çalışmalara katılmak ya da sosyal aktivitelere katılmak, yalnızlık hissini gidermeye yardımcı olabilir.
Kendi duygularınızı kabul etmek, onları bastırmak yerine açıkça ifade etmek duygusal boşluğu doldurabilir. Egzersiz yapmak, yalnızlık ve boşluk hissiyle başa çıkmanın iyi bir yoludur.
Kısa ve uzun vadeli hedefler belirleyerek, hayatınıza bir yön vermek bu duyguyu hafifletebilir. Hayvanlar veya doğa ile zaman geçirmek iyilik halinizi arttırır. Yalnızlık ve boşluk hissiyle başa çıkarken, kendinizi eleştirmek yerine şefkatle yaklaşmak önemlidir.
Yalnızlık ve boşluk hissinin temeline inmeyi, bu hislerin altında yatan şemaları anlamayı ve onları değiştirmesi bir uzman desteği gerektirebilir. Kişi, duygusal boşluğunu doldurmak ve sağlıklı bağlar kurmak için yeni düşünce kalıpları ve davranışlar geliştirmelidir.
Duygusal Yoksunluk Şeması ile Nasıl Baş Edilir?
Duygusal yoksunluk şeması olan kişiler bu durumları 3 tür baş etme mekanizması ile baş eder. Bu baş etme yöntemleri sonucu hiçbir şekilde değiştirmez. Aynı duygusal yoksunluğun devam etmesini sağlar. Bu şemaya inanan ve ona teslim olan kişiler sıklıkla sevgiden yoksun şekilde yaşar ve sevgi alamayacağına dönük inancına yenik düşerek depresyona girerler.
Bu şema ile kaçınarak baş eden kişiler yeni bir ilişkiye girmekten kaçınır. Yeni ilişkilere girmekten uzak tutar kendini ve yeni bir ilişkiye girmeyi arzulamazlar. Bu durum da duygusal yoksunluğunu beslemeye devam eder.
Bu şemayı aşırı telafi ederek baş eden kişiler herkesle aşırı içli dışlı olurlar. Samimi ve çevrelerinde çok fazla insan var gibi görünebilir. Fakat gün sonunda yalnızlık hissi derin bir şekilde vardır.

Bugün geçmişinizde olduğu gibi sizi duygusal açıdan benzer yoksunluğu hissettiren partnere sıklıkla çekim duydunuz mu? Bu partnerler ile ne kadar sık karşılaştınız? Onlara karşı iyileştirme ve onlardan sevgi alma gibi çaba ve istekler içinde oldunuz mu?
Eğer siz de bu soruları kendiniz de görüyor iseniz duygusal yoksunluk şemasına sahip olabilirsiniz. Bu noktada tekrarlayan döngüler varsa benzer partnerlere çekildiğinizi ve yalnız hissettiğinizi hissediyorsanız yardım almanız gerekebilir.
Partnerinizle duygusal açıdan hissettiğiniz duyguları paylaşmak sağlıklı bir ilişkide duygusal yoksunluğu azaltabilir. Sağlıksız bir ilişkide ise ne kadar abarttığınız, hep yanlış yorumladığınız, sıktığınız, karşı tarafı boğduğunuz veya anlamsız şeyler söylediğinizi size belirtebilir.
Bu şemayı fark ediyorsak size duygusal açıdan destek verebilecek partnerler seçmek ve bu ihtiyacı bugün yetişkinlikte içinizdeki çocuk için karşılamak oldukça sağlıklı bir adım olmaktadır. Eş ve arkadaş seçimlerimizde duygusal açıdan bakım, ilgi, alaka ve destekleyici kişiler seçmek çocukluktan gelen duygusal yoksunluk şemanızı iyileştirmenize destek olabilir. Bunları bilmenize rağmen sağlıklı seçimler yapmakta zorlanıyor ve o kişileri çekici bulamıyorsanız bir psikiyatri uzmanı desteği almak sağlıklı ilişkiler kurmanız için değerli bir adım olmaktadır. Bir diğer size iyi gelebilecek davranış sistemi ise ilgili, alakalı, nazik ve şefkatli ama size çekici gelmeyen bir partnerle ilişki kurmaya çalışmanız ve şemanızı aktive etmeyen bir ilişki deneyimlemeye çalışmanızdır.
Şema Terapisi ve Diğer Terapi Yaklaşımları
Şemalar, bireylerin geçmiş yaşam deneyimlerinden kaynaklanan bugün ki hayatlarını şekillendiren olumsuz düşünce ve davranış kalıplarıdır. Şemalar erken çocuklukta oluşur. Kişilerin kendisi ve diğerleri hakkında düşüncelerini oluşturur. Literatür de şema terapinin ele aldığı 18 işlevsiz şema vardır. Sırasıyla bu şemalara yer verilecektir.
Sıkça Sorulan Sorular
Duygusal yoksunluk, bireylerin kişisel ve çevresel desteklerinin yetersiz hissetmeleri olarak tanımlanabilir. Bireylerin yakın ilişkilerinde, sosyal çevresinden kopması veya yalnız hissetmesi anlamına gelir. Genellikle yalnızlık hissi, sıkılma ve içsel bir boşluk tarif ederler. Stresli bir yaşam sürecinde yalnızlık ve izolasyon gibi durumlar görülebilir.
Bu durumda duygusal yoksunluğu derinleştirebilir. Çocukluk yaşantınızda duygusal açıdan yoksun hissetmiş bireyler yetişkinlik dünyasında bu tanıdık duyguya çokça kapılabilirler.
Her yaşta görülebilmesine rağmen genellikle ergenlik ve erken yetişkinlik döneminde daha belirgin hale gelir. Ergenlik, kimlik arayışı ve artan duygusal bağımsızlığa ihtiyaç duyulan bir dönem olduğundan, ergenler sıklıkla kendilerini duygusal açıdan yoksun hissederler. Yetişkinlikte romantik ilişkiler, evlilikler, aile bağları gibi pek çok durum duygusal açıdan yoksunlukla yaşanabilir. Üstelik yaşlılık serüveni ve sosyal izolasyonun da arttığı, duygusal yoksunluğu tetikleyebilen bir dönemdir. Ancak çocukluk döneminde duygusal bağlanma yoksunluğu yaşanabileceği için duygusal yoksunluk yaşanması da mümkündür.
Duygusal yoksunluk, bireyin genel yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyebilmekte ve çeşitli psikolojik sorunlara yol açabilmektedir. Bu nedenle duygusal bağlanma ve destek arayışında olmak ve sağlıklı ilişkiler kurmak çok önemlidir.